İdrar kaçırma günümüzde milyonlarca insanın muzdarip olduğu rahatsızlıklardan bir tanesidir. Tam olarak kaç kadının bu durumdan şikayetçi olduğu bilinmemektedir çünkü bir kısım bu durumdan utanırken bir kısımda bunun yaş ile beraber normal olduğunu düşünmektedir. Ancak idrar kaçırma yaşam kalitesini düşüren bir rahatsızlıktır ve psikolojik olarak sosyal hayatı etkilemektedir. Birçok kişi tuvaletten çok fazla uzaklaşmak istememektedir.
Normalde idrar depolama ve yapma kontrolü beynimiz ve mesanedeki (idrar torbası) sinirler ve kaslar tarafından sağlanmaktadır. Mesane belli miktarda idrarı depolamaktadır. Kapasitesine kadar dolduğunda ise idrar hissi oluşur ve mesaneyi boşaltmak gerekir. Bu süreçte artan mesane içi basınca rağmen mesane ile üretra arasındaki sfinkter dediğimiz kaslar tarafından idrar kaçırma önlenmektedir. Eğer bu sfinkter kaslar görevini tam olarak yapamazsa idrar kaçırma meydana gelmektedir.
İdrar Kaçırmanın Türleri
İdrar kaçırmanın stres inkontinans, aşırı aktif mesane, miks ve taşma olmak üzere dört farklı türü bulunmaktadır. Pelvik kaslarının zayıflamasına bağlı olarak meydan gelen idrar kaçırmalara stres inkontinansı adı verilmektedir. Bu tür özellikle yaşı ilerlemiş kadınlarda daha fazla görülmektedir.
Aciliyet inkontinansı olarak da bilinen aşırı aktif mesane kaynaklı kaçırmalar ise beynin mesane boş olsa bile mesaneye boşalmasını iletmesiyle ortaya çıkmaktadır. Miks (karışık) kaçırma ise bu iki türün bir arada görüldüğü bir türdür. Son olarak ise taşma inkontinansı ise mesanin tutabileceğinden daha fazla idrar olması ile meydana gelen sızmalara verilen isimdir.
Tedavi Yöntemleri
İdrar kaçırmanın tedavileri, önleyici tedavi, ilaç tedavisi ve cerrahi müdahaledir. Bu tedavi yöntemlerine hastalığın durumuna göre karar verilmektedir. Günümüzde tıp alanında robotik cerrahinin giderek yaygınlaşması nedeniyle idrar kaçırma operasyonları da robotik cerrahi ile oldukça başarılı bir şekilde gerçekleştirilmektedir. İdrar kaçırması ile birlikte pelvik organ sarkması meydana gelmiş olan hastalarda robotik cerrahi ile gerçekleştirilen müdahale ile idrar kesesinde veya rahimde meydana gelmiş olan sarkmalar da ortadan kaldırılabilmektedir.
Robotik cerrahi ile yapılan işlemler 1 cm den küçük kesilerden yapıldığı için hastalar sadece bir gün hastane kalmaktadır. Operasyon sonrasında daha az ağrı görülmektedir. Operasyon sonrasında hastaların kısa bir sürede yaşamlarına kaldıkları yerden devam etmesi mümkün olmaktadır. Robotik cerrahi ile yapılan işlemlerde sonuçlar oldukça yüz güldürücü olmaktadır. Ameliyat sonrasında tekrar idrar kaçırmanın meydana gelme olasılığı %10 civarlarındadır.